Hayatında kahve başta olmak üzere kafein içeren içeceklere karşı zaafı olan kadınlar, en çok da hamilelik döneminde ne yapacaklarını düşünürler.
Bilinenin aksine kafein içeren içecekler belirli bir noktaya kadar gönül rahatlığıyla tüketilebilir. Ancak uzmanların belirlediği sınırların dışına çıkmak, bazı olumsuz durumlara sebep olabilir.
Bu sebeple hamilelik döneminde tüketilmesi gereken kafein türü ve miktarı hakkında yeterli bilgiye sahip olmak oldukça önemlidir.
Hamilelikte Tüketilmesi Gereken Kafein Miktarı
Kafein doğada; çay, kahve, kakao çekirdeği gibi bazı bitkilerde bulunmaktadır. Normal kafein tüketimi ölçüsü olarak günde 300 miligram kabul edilebilmektedir.
Ancak genellikle kafein bulunduran besin çeşitliliği dolayısıyla bu ölçünün üzerine çıkılmaktadır. Özellikle hamile olan anne adaylarında günde 300 miligram kafeinin üzerine çıkılmaması önem taşımaktadır.
Hamilelik ya da emzirme sürecinde alınan kafein kalp ve dolaşım sistemi ile sinir sistemini etkilemektedir. Bu durum, anne karnındaki bebekte ve doğum sonrası anne sütü ile beslenen bebeklerde etkilerini göstermektedir.
Unutmamak gerekir ki kafein tüketildiğinde anne adayı kafeinin etkilerini 10-11 saat kadar yaşarken, anne karnındaki fetüs bunu 100 saat olarak yaşamaktadır. Yani kanımıza geçen kafeinin etkileri bebeğin kanında da uzun süre görülmektedir.
Kafeinin bir diğer zararı ise idrar söktürücü olmasıdır. Hamilelik döneminde çok fazla kafein alınması, sıvı ve kalsiyum kaybı ile dehidrasyona neden olmaktadır.
Ayrıca eğer yemekten hemen sonra alınırsa bu durum bağırsaklardan demir emilimini %40 azaltmaktadır. Bu nedenle kafein içeren gıdaları ne kadar tüketmek gerektiğini bilmek kadar, ne zaman tüketmek gerektiğini de bilmek önemli bir detaydır.
Hamilelik Döneminde Kafein Tüketimi
Kafeinin zararları herkes için geçerli olması ile beraber herkes gibi hamileler de kafein tüketebilirler ancak bu tüketim abartılmadan, günde azami olarak 300 miligramı geçirmemek koşulu ile gerçekleştirilmelidir. Yapılan araştırmalar sonucunda kafeinin az miktarda tüketilmesinin faydalarının bile olabildiği belirlenmiştir.
Örneğin, kültürümüzün de bir parçası olan Türk Kahvesi’nin verdiği zevkten tamamen vazgeçmeniz gerekmemektedir. Gergin bir süreç geçiren anne adayının küçük bir fincan Türk kahvesi içerek rahatlaması son derece uygun olan bir durumdur.
Kahvenizin yanında küçük bir çikolata ile keyfinize keyif katmanızın da bir sakıncası bulunmamaktadır.
Kafein tüketilirken dikkat edilmesi gereken asıl ölçüt diğer besinlerde de olduğu gibi tüketilen miktardır. Beslenme şeklinin tümünde ölçülü tüketim önerilmektedir sık fakat azar azar yemek, ne kadar önemli ise kafeinin de az ve belli aralıklarda tüketilmesi, o kadar önemlidir. Kafeinin zararlı etkilerinden kaçınmak için özellikle hamile olan anne adayları bu konuda titiz davranmalıdır. Çünkü tüketilen kafein annenin kanından bebeğe geçmekte ve bebek bunu çok daha uzun süre taşımak zorunda kalmaktadır.
Aşırı Kafein Tüketiminin Anne Karnındaki Bebeğe Etkisi
- Bebekte kilo kaybı görülmesi,
- Bebeğin beyin ve vücut gelişiminde gerileme görülmesi,
- Erken ve riskli doğum tehlikesi görülmesi,
- Düşük olması gibi olumsuzluklara neden olabileceği gibi anne ve bebeğin ölümü ile sonuçlanan doğumlar da olabilmektedir.
Tüm bu yan etkiler göz önünde bulundurulduğunda uzmanlar tiryakilik söz konusu olmadığı sürece kahve tüketimini önermediği gibi, aşırı tiryaki olup kahvesiz yapamam diyen anne adayları için günde sadece bir fincan kahve tüketimini uygun görmektedirler.
Kahve tüketildiğinde içeriğinde bulunan kafein hızlı bir şekilde vücuda alınır ve annenin vücudundan bebeğe etki eder. 200 miligramdan fazla bebek vücuduna giren kafein, bebeğin kan akımını yaklaşık %25 oranında yavaşlatmaktadır. Bu durum bebeğin gelişimini ve kilosunu olumsuz yönde etkilemektedir.
Yapılan araştırmalara göre, annenin metabolik özellikleri bebeğe geçtiğinden dolayı hamilelik öncesinde de anne adayının kahve tüketimi ve hamilelik sonrası kahveyi azaltması ya da azaltamaması bebeği doğrudan etkilemektedir.
Örneğin, hamilelik öncesi günlük kafein tüketimi 300 miligram olan iki anne adayından biri hamilelik sonrası günlük kafein tüketimini 60 miligrama düşürmüş, diğeri ise hiç düşürmeden devam etmiş ise kafein tüketimini azaltmayan anne adayının bebeğinde 250 gramdan başlayan kilo kaybı gözlenmiştir.
Bu yüzden özellikle hamilelik dönemi öncesi kahveyi çok tüketen anne adayları hamilelik kararına vardıkları zaman kahveyi bırakmalı şayet yapamıyor ise günde sadece 1 fincan ile sınırlamalıdır. Kafein tutkunluğu metabolik olarak anneden bebeğe geçeceğinden dolayı ne kadar azaltılırsa o kadar faydalı olmaktadır.